“Kestane, gürgen, palamut,
Altı yaprak, üstü bulut.
Gel sen de Zile’de
Pelitler altında derdini unut.”
Develi İlçemizin Zile kasabasında hemen her bahçede yetişen Meşe palamudu oldukça besleyici yönleri olan bir yemiştir. Hayvanlar için yaşamsal önem arz eden meşe palamudu, çeşitli aşamalardan geçerek insanlar için de tüketilebilir hale getirilir.
Yaşlılar pelitleri toplayıp bahçenin bir köşesinde üzerini toprakla örterek kış günlerinde hayvanlara besleyici yem olarak verildiğini belirtirler. Bizler de kışın evlerimizdeki sobalarda kavurarak yerdik.
Taze pelit toplanıp soyulduktan sonra kekremsi lezzetinin gitmesi için bir gün su içerisinde bekletildikten sonra da tüketilebilir. Doğa yürüyüşleri esnasında da çerez niyetiyle yenebilir.
İzmir ve yöresinde pelit ağaçları halk arasında kavak diye anılır ve meşhur “İzmir’in kavakları” türküsündeki kavak ağacı da aslında pelit ağacıdır.
Uzak Doğu mutfağında erişte yapımında kullanılan meşe palamudu, toz haline geldikten sonra yiyeceklere eklenmektedir. Meşe palamutları güneşte kurutulur ve özel bir öğütücüden geçer. Bu öğütücüden geçtikten sonra toz kıvamına gelir. Elde edilen tozlar çeşitli yemeklere ilave edilir. Meşe palamudunun tozuyla ekmek ve hamur işleri hazırlanmaktadır.
PELİT REÇELİ
Meşe palamuduyla reçel de yapılır. Bir pelit kabuğu soyulduktan sonra dikeyine iki parçaya bölündükten sonra yıkanıp Kısık ateşte uzun süre kaynatıldıktan sonra şekerle buluşturularak reçeli yapılıyor. Bu reçel hem aroması hem de tadıyla hastalara şifa olacak niteliktedir.
PELİT ÇAYI
Meşe palamudu kabukları sıcak su içerisine atılıp kadar demlenmesi için beklenir ve sonra içilebilir.
PELİT KAHVESİ
Meşe palamudunu yaklaşık 20 dakika kaynatın. Soğuduktan sonra, dış kabuğunu çıkarın ve küçük parçalar elde edene kadar kesin veya ezin. Kabuğu soyulduktan sonra kavrulmuş olan palamut, toz edilerek kahvesi de yapılır.
FAYDALARI
Alternatif tıp olarak kabul edilen bir çok bilimsel araştırmada ve atalarımızdan bize nakledilen uygulamalara göre Meşe Palamudu bir şifa kaynağı olarak kabul edilir. Ancak son yıllarda pelitleri ağaç altından toplayan bile yok.
PELİT VE YAPRAĞI; Bağırsakları Çalıştırır, Yaraları İyileştirir, İltihapları Temizler, Vitamin İhtiyacını Karşılar, Cilt Hastalıklarını Önler, Kötü Kolesterolü Düşürür, Bağışıklığı Güçlendirir, Şeker Hastalığını Önler. Deri tabaklamada kullanılır.
İçerdiği tannik asit (tanen) nedeniyle kuvvetli bir ishal kesici olduğu biliniyor.
- Damarları büzücü etkisinden dolayı basur tedavisinde kullanıldığı.
- Çörek otu ile birlikte şeker hastalığına karşı iyi geldiği,
Bunların dışında; Kan şekeri seviyesini düzenleyicidir. Zengin bir mineral kaynağı olduğu ve içerisinde; kalsiyum, demir, magnezyum, fosfor, manganez, sodyum, bakır ve çinko açısından zengin olduğu belirtiliyor.
PELİT AĞACINI TOPRAKLA BULUŞTURAN KARGALAR APTAL DEĞİL
Güz ayları gelip de pelitler yere düşmeye başladığında, alakargalar arasında “Kim daha fazla pelit toplayıp gömecek” yarışı başlar. Çünkü; Kışın aç kalındığı günlerde bazıları çıkarılıp yenecek.
Gömüldüğü yer başkaları tarafından anlaşılmasın diye türlü numaralar sergilenecek.
Her gömülenin ardından hiç vakit kaybetmeden yenileri bulunmaya gidilecek.
Her seferde en fazla sayıda pelit kursağa doldurularak getirilmeye çalışılacak.
Kararan her günün sonunda yüzlerce tohum toprağın bağrına yerleşmiş olacak.
Ve her bir alakarga,Güz aylarının sonunda,
Gömdüğü onbinlerce meşe pelidinin yerini unutmayacak.
Belki de aç kalacağı kış günlerini hiç göremeden ölecek.
Geride on binlerce fidan bırakıp gitmiş olacak her bir alakarga.
“Aptal karga” masallarıyla insanların tekerleme söylemesine rağmen
Nezir Ötegen