ABD'de temaslarına devam eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Biz siyaseti başka bir kulvara taşımak istiyoruz. Yeni bir alana taşımak istiyoruz" dedi. Açıklamasının devamında Kılıçdaroğlu "Seçim güvenliği konusunda hiçbir endişeniz olmasın. Şu anda bir dijital ortamda hiçbir kurumun sahip olmadığı bilgilere sahibiz" diye konuştu.
Kurumlarda deneyimin ve kurum kültürünün öneminin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Liyakat birdenbire oluşmuyor. Belli bir zaman dilimi içinde oluşuyor. Bilgi artı deneyim bir araya gelirse liyakat dediğimiz kavram anlam kazanmış oluyor. Bununla ilgili bizim ilk yapacağımız iş, KPSS sonrası sözlü sınavları kaldırmak. Sözlü zorunlu olmadıkça belli alanlarda sözlüyü kaldırmak. Kişi, eğer sınavı kazanmışsa doğrudan doğruya atamasını yapmak." değerlendirmesinde bulundu.CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, herkesin farklı siyasi görüşlerde olsa da kamu görevini tarafsızlıkla yerine getirmek zorunda olduğunu belirterek, "Liyakati deneyimle, bilgi ve birikimle bir araya getirebilirseniz sorun büyük ölçüde çözülür." diye konuştu.
Seçimlerde sandığa gitmenin önemini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Biz eğer kendi bağımsızlığımızı, kendi demokrasimizi, kendi özgürlüğümüzü kendimiz sağlayamıyorsak, birisinin telkiniyle bunu sağlayabilirsek o zaman o telkini yapan gelir, ertesi gün özgürlüğünüzü elinizden alır. Biz nasıl milli Kurtuluş Savaşı'nı beraber, hep birlikte verdiysek aynı şekilde demokrasiyi de hep beraber güçlendirmek zorundayız, bir yere dayanmak, bir yerden beklenti içinde olmak değil." diye konuştu.Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin temel sorunlarından birinin de inanç, kimlik ve yaşam tarzı üzerinden siyaset yapılması olduğunu belirterek, şöyle devam etti:"Herkesin yaşam tarzı başımızın üstüne, herkesin kimliği başımızın üstüne. Siz anne babanızı seçme özgürlüğüne sahip değilsiniz ki hiç birimiz değiliz. Herkesin inancı, herkes belli bir değer içinde doğuyor. O inanca da saygılı olmak zorundasın.Siyasetin konusu ne? Siyasetin konusu, hiç kimse kimliğinden ötürü ötekileştirilmemeli, inancından ötürü ötekileştirilmemeli, yaşam tarzından ötürü ötekileştirilmemeli. Her birimizin karnı doymalı, her birimiz özgürlüğü bilmeliyiz, dünyadaki gelişmeleri bilmeliyiz."
Türkiye’de kimliğinden dolayı ötekileştirilen veya ötekileştirildiğini kabul eden kesimlerin de olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Kabul etmemiz lazım, onlarla oturup konuşmanız lazım, anlatmanız lazım. Bunu nasıl aşabileceğiniz konusunda ortak projeler geliştirmeniz veya yol, yöntemler geliştirmeniz lazım. Yani var olan bir sorunu kapatmak değil, tam tersine sorunu açıp beraber özgürce, yüreklice 'O sorunu nasıl aşabiliriz arkadaş?' deyip bu çabayı göstermek lazım." dedi.
"BUNUNLA İLGİLİ İLK YAPACAĞIMIZ İŞ..."
Kılıçdaroğlu, ABD'deki temasları kapsamında başkent Washington'da ABD'de yaşayan Türk öğrencilerle bir araya geldi.Kurumlarda deneyimin ve kurum kültürünün öneminin altını çizen Kılıçdaroğlu, "Liyakat birdenbire oluşmuyor. Belli bir zaman dilimi içinde oluşuyor. Bilgi artı deneyim bir araya gelirse liyakat dediğimiz kavram anlam kazanmış oluyor. Bununla ilgili bizim ilk yapacağımız iş, KPSS sonrası sözlü sınavları kaldırmak. Sözlü zorunlu olmadıkça belli alanlarda sözlüyü kaldırmak. Kişi, eğer sınavı kazanmışsa doğrudan doğruya atamasını yapmak." değerlendirmesinde bulundu.CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, herkesin farklı siyasi görüşlerde olsa da kamu görevini tarafsızlıkla yerine getirmek zorunda olduğunu belirterek, "Liyakati deneyimle, bilgi ve birikimle bir araya getirebilirseniz sorun büyük ölçüde çözülür." diye konuştu.
"MUTLAKA SANDIĞA GİDİN OY KULLANIN"
ABD'de yaşayan gençlerden sandığa gidip oy kullanmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, "ABD, tabii çok büyük bir ülke. Dolayısıyla seçim sandığıyla sizin bulunduğunuz yerler arasındaki mesafelerin de bir hayli uzun olduğunu biliyorum ama örgütlenin, mutlaka sandığa gidin ve oy kullanın." dedi."TÜRKİYE'NİN UFKUNU AÇACAĞIZ"
Kılıçdaroğlu, kendi kuşağının siyasetin yararını da zararını da gördüğünü belirterek, "Sizin yaşınızdayken ben 68 kuşağındaydım, ağır bedeller ödeyen gençlerimiz oldu. Kimi sağdan, kimi soldan. Türkiye her çıkmaza girdiğinde bir askeri darbe oldu veya bir askeri girişim oldu. Şimdi biz içinde bulunduğumuz çıkmazdan demokratik yollarla çıkabilirsek Türkiye'nin ufkunu açacağız." ifadelerini kullandı.Seçimlerde sandığa gitmenin önemini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Biz eğer kendi bağımsızlığımızı, kendi demokrasimizi, kendi özgürlüğümüzü kendimiz sağlayamıyorsak, birisinin telkiniyle bunu sağlayabilirsek o zaman o telkini yapan gelir, ertesi gün özgürlüğünüzü elinizden alır. Biz nasıl milli Kurtuluş Savaşı'nı beraber, hep birlikte verdiysek aynı şekilde demokrasiyi de hep beraber güçlendirmek zorundayız, bir yere dayanmak, bir yerden beklenti içinde olmak değil." diye konuştu.Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin temel sorunlarından birinin de inanç, kimlik ve yaşam tarzı üzerinden siyaset yapılması olduğunu belirterek, şöyle devam etti:"Herkesin yaşam tarzı başımızın üstüne, herkesin kimliği başımızın üstüne. Siz anne babanızı seçme özgürlüğüne sahip değilsiniz ki hiç birimiz değiliz. Herkesin inancı, herkes belli bir değer içinde doğuyor. O inanca da saygılı olmak zorundasın.Siyasetin konusu ne? Siyasetin konusu, hiç kimse kimliğinden ötürü ötekileştirilmemeli, inancından ötürü ötekileştirilmemeli, yaşam tarzından ötürü ötekileştirilmemeli. Her birimizin karnı doymalı, her birimiz özgürlüğü bilmeliyiz, dünyadaki gelişmeleri bilmeliyiz."
"HER TÜRLÜ ELEŞTİRİYE TAHAMMÜL EDECEK"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, üniversitelerin her türlü düşüncenin özgürce tartışıldığı kurumlar olduğunu söyleyerek, "Birisi farklı düşündü diye, barış akademisyenleri mesela, üniversiteden atamazsınız. Akademisyenin en sert eleştirilerinden ders çıkarmazsa bir siyasetçi, Türkiye'ye bir şey veremez. Türkiye'ye bir şey verecek siyasetçi, her türlü eleştiriye tahammül edecek." diye konuştu.Türkiye’de kimliğinden dolayı ötekileştirilen veya ötekileştirildiğini kabul eden kesimlerin de olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "Kabul etmemiz lazım, onlarla oturup konuşmanız lazım, anlatmanız lazım. Bunu nasıl aşabileceğiniz konusunda ortak projeler geliştirmeniz veya yol, yöntemler geliştirmeniz lazım. Yani var olan bir sorunu kapatmak değil, tam tersine sorunu açıp beraber özgürce, yüreklice 'O sorunu nasıl aşabiliriz arkadaş?' deyip bu çabayı göstermek lazım." dedi.