Nezir Ötegen’in 19. 08.2021 günkü Metropol haber araştırma yazısı
GASTRONOMİYE KATKILARI VE “ÇÖTEN MERCİMEĞİ”
ÇÖTEN KÖYÜ DENİNCE İLK AKLA GELEN LEZZETLİ MERCİMEĞİ İDİ
ÇÖTEN’İN MERCİMEĞİ KOMŞUNUN TÜTÜNÜNDE PİŞER DERLER
MERCİMEK DEYİP GEÇMEYİN,
EKELİM, YİYELİM SOFRALARIMIZI ONUNLA SÜSLEYELİM
MERCİMEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM.
SOFRALARIMIZIN BAŞ TACI, MİDELERİN İLACI MERCİMEK
NAM-I DİĞER, ASKER YEMEĞİ ‘KARAŞİMŞEK’ İDİN MERCİMEK
EVİN DEMİRBAŞLARINDAN BİRİ İDİN MERCİMEK
CEP DE YAKMAZ ET YERİNE DE YENİRSİN MERCİMEK
KIRMIZI ET YEMEYENLER İÇİN PROTEİN DEPOSUDUR MERCİMEK
BAĞIRSAKLARIN DOSTU YEŞİL MERCİMEK
YÜKSEK KOLESTEROLÜ DÜŞÜRÜRSÜN,
DAMAR TIKANIKLIĞINI ÖNLERSİN
DAMARLARDA YAĞ OLUŞMASINI ENGELLERSİN
İYİKİ VARSIN MERCİMEK
*BAKLİYATTAKİ YENİ GELİŞTİRİLEN VE MAKİNALI TARIMA ELVERİŞLİ ÇEŞİTLERİN SÖZLEŞMELİ TARIMI, YEŞİL MERCİMEK, FASULYE VE NOHUT EKİMİNE RAĞBETİ ARTIRIP DEVELİMİZİ YENİDEN BAKLİYAT AMBARI YAPABİLİRİZ.
Ata ve dede yiyeceğimiz olan ve yüzyıllardır sofralarımızdan eksik etmediğimiz evin de demirbaşlarından biri olan yeşil mercimek bir zamanlar çok itibar kazanmıştı. Şimdilerde ise unutulmaya yüz tutan lezzetlerimiz arasına girmeye başladı.
Develi de Çöten Köyü de denilince lezzetli mercimeği ile meşhur idi. Ekimi, hasadı ve pazarlaması sorun olduğu için eken de azaldı yiyen de.
Her şeye rağmen, Çöten Köyü kıraç bölgelerdeki topraklarda yetişen nohut ve mercimek namı değer “çöten mercimeği” ve “çöten nohutu” olarak sofralarımızda yerini ve önemini korumaktadır. Çöten mercimeği ile ilgili yıllardır söylenegelen bir de güzel söz vardır o bile Çöten mercimeğinin değerini anlatmaya yeter. O söz; Çöten Mercimeği komşunun tütününde pişer sözüdür.
Çöten Köyü İstanbul eski Dernek Başkanlarından Köye dönerek köy hayatını tercih edenlerden Durmuş Gürsoy; Son On yılda köyün daha çok suya kavuşması neticesinde artık sulu tarım yapılmaya başlandığını, Köyde evlerin bahçelerinde ağaçlar ve yeşilliklerin çoğaldığını, Köy arazilerine de yaklaşık 20 adet sondaj vurularak sulu tarıma geçildiğini belirtti ve Köyün doğu ve kuzey kısmındaki verimli araziler sulanamadığı için susuz olarak yetiştirilen Nohut ve mercimek yetiştirilmeye devam edildiğini belirtti.
BAKLİYATTAKİ YENİ GELİŞTİRİLEN VE MAKİNALI TARIMA ELVERİŞLİ ÇEŞİTLERİN SÖZLEŞMELİ TARIMI YEŞİL MERCİMEK VE NOHUT EKİMİNE RAĞBETİ ARTIRABİLİR.
Son yıllarda, Nohut, mercimek ve fasulye gibi bakliyat ürünlerinin üretim girdisi çok, işçiliği fazla tutan ürünlerden olması ve arz talep dengesindeki yetersizlik nedeniyle ithal edilmeye başlandı.
Ancak; en çok ithal edilen baklagillerden mercimek, nohut, kuru fasulye konusundaki sözleşmeli tarım ve yerli tohum tercihi suretiyle Ülke tarımına ve Milli ekonomiye de katkı sağlanabilir.
Bu kapsamda, ülke coğrafi şartlarına, verimlilik ve makinalı hasada uygun yerli çeşitlerin tespit edilerek sözleşmeli tarıma geçilmesi bakliyat üretimine olan ilgiyi de artırarak, sözleşmeli tarım bölge çiftçilerin gelirine katkı sağlayabilir.
Örnek olarak Azkan Nohudu; Bölgemizin iklim yapısına uygun olmasının yanında Bitki boyu 41-46 cm. arasında olduğu için hasadı biçer döver ile yapılması nedeniyle işçilik ve nakliye masraflarını da azaltıyor. Dik gelişen, orta derece dallanan, erkenci, kurağa, soğuğa toleranslı yemeklik nohut çeşidi olarak bilinen Azkan nohudunun, Verim düzeyi iklim ve toprak yapısına göre değişmekle birlikte kuru tarımda 131-190 kg/da, sulu tarımda 380 kg./da. arasında verim alınması nedeniyle tercih ediliyor.
Kışlık Yeşil iri Taneli Ceren Mercimeği; Orta Anadolu iklimine uygun yapısı yanı sıra Bitki boyu 30-54 cm arasında olması nedeniyle makinalı hasada uygun bakla dökme problemi olmaması nedeniyle de tercih ediliyor.
Ortalama verim 181-272 kg/da olan Ceren çeşidi Kışlık Yeşil Mercimek çeşidinin de tohum temini yapılarak sözleşmeli tarımına başlanması üreticiler tarafından da büyük takdir toplayabilir.
Bölge çiftçilerimiz, Mercimek, Kuru Fasulye ve Nohut’ta bölge iklimine ve makinalı tarıma elverişli yeni çeşitlerle Sözleşmeli tarımın yapılmasının sağlanması halinde tekrar ekimine başlayıp biraz daha rahat nefes alacaktır.
Nezir Ötegen