ÇEVRE, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, "Tünel kalıp sistemiyle genellikle son dönemde ortaya koyduğumuz mevzuata uygun olarak yapılan evlerde biraz korku taşıyabilirsiniz ama endişeniz olmasın, rahat olun. Evin yüksek olması, yıkılmasına sebep değil. Denizin üstüne bile ev yapılır. Yeter ki oradaki mevzuata uygun olsun" dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, hayırseverler tarafından yaptırılan Samet Özer Diyanet Eğitim ve Kültür Merkezi'nin açılışına katıldı. Bakan Özhaseki, yaptığı konuşmada, "Allah ülkemize bir daha böyle bir afet vermesin. Ama biliyoruz ki bu ülke deprem ülkesi. Son 100 yıl içerisinde ülkemizde ana kara ve denizlerimizde 6 ve üzerindeki şiddette 226 farklı deprem meydana geldi. Senede neredeyse 2 veya 3 tane büyük deprem var. Ölen insanlarımızın sayısı 130 bin. Maddi değeri hiç ölçülemez, milyarlarca dolar. Şimdi de bundan 6 ay kadar önce Kahramanmaraş merkezli büyük bir deprem meydana geldi. Gecemiz gündüzümüz orada geçiyor. Bütün enerjimizi oraya vermeye çalışıyoruz. Eskiden her hafta sonu Kayseri'ye gelirdim. Şimdi 3 haftada bir, 4 haftada bir zor geliyorum. Hep o taraflara gitmeye çalışıyorum. Neden? Halen 1 milyon 900 bin vatandaşımız evlerinin dışında. Orada yapılması gereken ev sayısı 680 bin, iş yerleri 170 bin. Birkaç tane şehir yapacaksınız. Maddi sorunu aştık diye düşünün. Onun inşa malzemelerini bulup ustaların ekipmanını dizip müteahhit gruplarıyla orada iş yapmak bile başlı başına ayrı bir zorluk. Oraları ayağa kaldırmak adına bakanlığımız, naçizane başlarında da ben olmak üzere gece gündüz uğraşıyoruz. Allah mahcup etmesin. İnşallah bu yükün altından kalkacağız. O kardeşlerimizi güvenilir evlerine kavuşturacağız ve onların duasını almaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
'ENDİŞENİZ OLMASIN'
Mevzuata uygun yapılan binaların önemine vurgu yapan Bakan Özhaseki, "Tünel kalıp sistemiyle genellikle son dönemde ortaya koyduğumuz mevzuata uygun olarak yapılan evlerde biraz korku taşıyabilirsiniz ama endişeniz olmasın, rahat olun. Evin yüksek olması, yıkılmasına sebep değil. Yeter ki mevzuata uygun yapılmış olsun. Denizin üstüne bile ev yapılır. Yeter ki oradaki mevzuata uygun olsun. Bundan dolayı da güzel evlerinizde sağlıkla oturun, huzurla oturun, ağız tadıyla oturun" dedi.
Bakan Özhaseki, programının ardından Kocasinan ilçesinde açılışını gerçekleştireceği Kafe Sinan Kütüphanesi'ne geçti. SİNAN KÜTÜPHANESİ AÇILIŞINA KATILDI
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Samet Özer Diyanet Eğitim ve Kültür Merkezi'nin ardından, Kocasinan ilçesinde Sinan Kütüphanesi'nin açılışına katıldı. Burada açıklama yapan Özhaseki, "Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, her bir alanda bu mücadeleyi sürdürüyoruz. 20 yıldır iktidarız. Yaptıklarımızla elhamdülillah başımız dik gezebiliyoruz. Sadece bakanlıkların faaliyet alanlarında değil, geçmişte 80 yıl boyunca birçok insan hizmet etmiştir. Allah hepsinden razı olsun. Ölenlere rahmet etsin. Ama iddia ile şunu söyleyebiliyoruz. Bizim 20 yıllık iktidarımızda geçmiş 80 yılda ne yapılmışsa birkaç mislini yapmış bir iktidarız. O yüzden elhamdülillah bizim başımız dik. Ulaşımda, enerjide, sağlıkta aklınıza gelebilecek her bir alanda çok güzel işlerin yapıldığı bir dönem yaşadık. Ayrıca eskiden vesayet rejimi diye bir şey vardı. Sizler seçersiniz Ankara'ya gönderirsiniz. Ama orada yılanlar, çıyanlar bekler. Onların başına çorap örebilmek için, ihtilal yapabilmek için her türlü ortamı hazırlarlardı. Bizim dönemimizde de bunları yaptılar. Fakat çok şükür onlar toprağa gömüldü. Bir daha çıkamayacaklar. Özgürlüklerin genişletilmesi noktasında da meseleyi sadece başörtüsü meselesi olarak görmüyorum. Bir Kürt kardeşim, 'ben Kürt'üm' diyemezdi. Alevi kardeşim kimliğini söyleyemezdi. Üniversite kapılarında bizim yavrularımızın çektiğini herkes bilir. Bu noktalarda hiçbir sıkıntı kalmadı. Allah'a hamdolsun. Özgürlüklerin olabildiğine genişletildiği bir ortamdayız" ifadelerini kullandı.
'ARTIK BAŞIMIZIN DİK OLDUĞU BİR DÖNEM BAŞLAMIŞTIR'
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olan ilgiden de bahseden Bakan Özhaseki şöyle konuştu:
"Türkiye Cumhuriyeti ismi geçtiği zaman dünyada artık başımızın dik olduğu bir dönem başlamıştır. Cumhurbaşkanımız her gittiği yerde iltifatla ve özel törenlerle karşılanıyor. 1 hafta kadar önce Amerika'daydık. Birleşmiş Milletler'de iklimle ilgili bir genel kurul toplantısı vardı. Orada Birleşmiş Milletler binasının tam karşısında çok güzel bir 'Türk Evi' yapıldı. Bütün toplantılarımızı orada yaptık. Birleşmiş Milletler binası ile karşı karşıya ve orada bayrağımız dalgalanıyor. Randevu alabilmek için bütün devlet başkanları neredeyse sıradaydı. Cumhurbaşkanımız bir toplantıdan bir toplantıya geçiyordu. Bazen özel kalemine diyordum ki; 'falan ülkeyle ne işimiz var? O niye gelmek istiyor ki? Cumhurbaşkanımızla görüşmek için niye ısrar ediyor ki?' Özel kalemdekiler diyorlardı ki; 'efendim o gelecek. Cumhurbaşkanımızla 5 dakika oturacak bir resim verecek. O resmi kendi ülkesinde yayınlatacak. Onun için geliyor' Allah'a hamdolsun böyle bir yere geldik. Dün 3 kuruş para alabilmek için gidip başkalarının karşısında el pençe divan durulan bir dönemden bugün bütün dünya çıkıp Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan 'Daha adil bir dünya mümkündür. Dünya beşten büyüktür' diyen bir liderimiz var. Çok şükür bu konularda da ülkemizi temsil noktasında biz üzerimize düşeni hakkıyla yapıyoruz" diye konuştu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, hayırseverler tarafından yaptırılan Samet Özer Diyanet Eğitim ve Kültür Merkezi'nin açılışına katıldı. Bakan Özhaseki, yaptığı konuşmada, "Allah ülkemize bir daha böyle bir afet vermesin. Ama biliyoruz ki bu ülke deprem ülkesi. Son 100 yıl içerisinde ülkemizde ana kara ve denizlerimizde 6 ve üzerindeki şiddette 226 farklı deprem meydana geldi. Senede neredeyse 2 veya 3 tane büyük deprem var. Ölen insanlarımızın sayısı 130 bin. Maddi değeri hiç ölçülemez, milyarlarca dolar. Şimdi de bundan 6 ay kadar önce Kahramanmaraş merkezli büyük bir deprem meydana geldi. Gecemiz gündüzümüz orada geçiyor. Bütün enerjimizi oraya vermeye çalışıyoruz. Eskiden her hafta sonu Kayseri'ye gelirdim. Şimdi 3 haftada bir, 4 haftada bir zor geliyorum. Hep o taraflara gitmeye çalışıyorum. Neden? Halen 1 milyon 900 bin vatandaşımız evlerinin dışında. Orada yapılması gereken ev sayısı 680 bin, iş yerleri 170 bin. Birkaç tane şehir yapacaksınız. Maddi sorunu aştık diye düşünün. Onun inşa malzemelerini bulup ustaların ekipmanını dizip müteahhit gruplarıyla orada iş yapmak bile başlı başına ayrı bir zorluk. Oraları ayağa kaldırmak adına bakanlığımız, naçizane başlarında da ben olmak üzere gece gündüz uğraşıyoruz. Allah mahcup etmesin. İnşallah bu yükün altından kalkacağız. O kardeşlerimizi güvenilir evlerine kavuşturacağız ve onların duasını almaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
'ENDİŞENİZ OLMASIN'
Mevzuata uygun yapılan binaların önemine vurgu yapan Bakan Özhaseki, "Tünel kalıp sistemiyle genellikle son dönemde ortaya koyduğumuz mevzuata uygun olarak yapılan evlerde biraz korku taşıyabilirsiniz ama endişeniz olmasın, rahat olun. Evin yüksek olması, yıkılmasına sebep değil. Yeter ki mevzuata uygun yapılmış olsun. Denizin üstüne bile ev yapılır. Yeter ki oradaki mevzuata uygun olsun. Bundan dolayı da güzel evlerinizde sağlıkla oturun, huzurla oturun, ağız tadıyla oturun" dedi.
Bakan Özhaseki, programının ardından Kocasinan ilçesinde açılışını gerçekleştireceği Kafe Sinan Kütüphanesi'ne geçti. SİNAN KÜTÜPHANESİ AÇILIŞINA KATILDI
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Samet Özer Diyanet Eğitim ve Kültür Merkezi'nin ardından, Kocasinan ilçesinde Sinan Kütüphanesi'nin açılışına katıldı. Burada açıklama yapan Özhaseki, "Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, her bir alanda bu mücadeleyi sürdürüyoruz. 20 yıldır iktidarız. Yaptıklarımızla elhamdülillah başımız dik gezebiliyoruz. Sadece bakanlıkların faaliyet alanlarında değil, geçmişte 80 yıl boyunca birçok insan hizmet etmiştir. Allah hepsinden razı olsun. Ölenlere rahmet etsin. Ama iddia ile şunu söyleyebiliyoruz. Bizim 20 yıllık iktidarımızda geçmiş 80 yılda ne yapılmışsa birkaç mislini yapmış bir iktidarız. O yüzden elhamdülillah bizim başımız dik. Ulaşımda, enerjide, sağlıkta aklınıza gelebilecek her bir alanda çok güzel işlerin yapıldığı bir dönem yaşadık. Ayrıca eskiden vesayet rejimi diye bir şey vardı. Sizler seçersiniz Ankara'ya gönderirsiniz. Ama orada yılanlar, çıyanlar bekler. Onların başına çorap örebilmek için, ihtilal yapabilmek için her türlü ortamı hazırlarlardı. Bizim dönemimizde de bunları yaptılar. Fakat çok şükür onlar toprağa gömüldü. Bir daha çıkamayacaklar. Özgürlüklerin genişletilmesi noktasında da meseleyi sadece başörtüsü meselesi olarak görmüyorum. Bir Kürt kardeşim, 'ben Kürt'üm' diyemezdi. Alevi kardeşim kimliğini söyleyemezdi. Üniversite kapılarında bizim yavrularımızın çektiğini herkes bilir. Bu noktalarda hiçbir sıkıntı kalmadı. Allah'a hamdolsun. Özgürlüklerin olabildiğine genişletildiği bir ortamdayız" ifadelerini kullandı.
'ARTIK BAŞIMIZIN DİK OLDUĞU BİR DÖNEM BAŞLAMIŞTIR'
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a olan ilgiden de bahseden Bakan Özhaseki şöyle konuştu:
"Türkiye Cumhuriyeti ismi geçtiği zaman dünyada artık başımızın dik olduğu bir dönem başlamıştır. Cumhurbaşkanımız her gittiği yerde iltifatla ve özel törenlerle karşılanıyor. 1 hafta kadar önce Amerika'daydık. Birleşmiş Milletler'de iklimle ilgili bir genel kurul toplantısı vardı. Orada Birleşmiş Milletler binasının tam karşısında çok güzel bir 'Türk Evi' yapıldı. Bütün toplantılarımızı orada yaptık. Birleşmiş Milletler binası ile karşı karşıya ve orada bayrağımız dalgalanıyor. Randevu alabilmek için bütün devlet başkanları neredeyse sıradaydı. Cumhurbaşkanımız bir toplantıdan bir toplantıya geçiyordu. Bazen özel kalemine diyordum ki; 'falan ülkeyle ne işimiz var? O niye gelmek istiyor ki? Cumhurbaşkanımızla görüşmek için niye ısrar ediyor ki?' Özel kalemdekiler diyorlardı ki; 'efendim o gelecek. Cumhurbaşkanımızla 5 dakika oturacak bir resim verecek. O resmi kendi ülkesinde yayınlatacak. Onun için geliyor' Allah'a hamdolsun böyle bir yere geldik. Dün 3 kuruş para alabilmek için gidip başkalarının karşısında el pençe divan durulan bir dönemden bugün bütün dünya çıkıp Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan 'Daha adil bir dünya mümkündür. Dünya beşten büyüktür' diyen bir liderimiz var. Çok şükür bu konularda da ülkemizi temsil noktasında biz üzerimize düşeni hakkıyla yapıyoruz" diye konuştu.